Arkeologlar 3.000 Yıllık Antik Fırında Çuvallarca Un Buldu

Ermenistan’daki bir arkeolojik kazıda, 3.000 yıllık bir fırının kalıntılarında çuvallarca buğday unu bulundu. Keşif, antik yapının büyük bir fırın olarak kullanıldığını ortaya çıkardı.

Arkeologlar 3.000 Yıllık Antik Fırında Çuvallarca Un Buldu
A+
A-

Ermenistan’da yapılan arkeolojik çalışmalarda, 3.000 yıllık bir fırının kalıntıları ortaya çıktı ve bu kalıntılarda çuvallarca buğday unu bulundu. Batı Ermenistan’daki Metsamor kasabasında gerçekleştirilen kazılar sırasında yapılan bu ilginç keşif, antik yapının eski bir fırın olduğunu gösterdi.

fırın
DCIM\100MEDIA\DJI_0017.JPG

Polonya’daki Varşova Üniversitesi’ndeki arkeoloji profesörü Krzysztof Jakubiak liderliğindeki ekip, geçtiğimiz sonbaharda Metsamor kasabasındaki arkeolojik alanda çalışırken bu keşfi gerçekleştirdi. Ekip, unun varlığını tespit etmek ve birkaç fırını kazmak suretiyle, antik yapının bir zamanlar büyük bir fırın olarak kullanıldığını keşfetti.

Science in Poland’ın aktardığına göre, bu eski un kalıntıları, birkaç fırın ve diğer kirli kalıntılar arasında yayılmış durumdaydı. Jakubiak, “İlk bakışta, kül gibi görünüyordu. Organik bir madde olduğunu biliyorduk ve yaklaşık dört ila beş çuval malzeme topladık.” şeklinde açıklama yapıyor.

Kimyasal analizler, bu maddenin buğday unu olduğunu ortaya koydu. Araştırmacılar, 25×25 metrelik bir alanı kaplayan bu binanın içinde, ahşap sütunlarla desteklenen iki sıra halinde bulunan bir saz çatının altında yaklaşık olarak 3,2 metrik ton unun depolandığını tahmin ediyor. Fırının, erken Demir Çağı’nda M.Ö. 11. ve 9. yüzyıllar arasında faaliyet gösterdiği düşünülüyor.

Jakubiak, “Bu yapı, Metsamor’da bilinen en eski yapılarından biri. Çatısının bir yangın sırasında çökmesi, her şeyi korumuş ve tesadüfen un bu durumdan sağ çıkmış. Bu oldukça şaşırtıcı çünkü normalde her şey yanar ve kaybolur.” ifadelerini kullanıyor.

Jakubiak, bu yapının başlangıçta törenler veya toplantılar için kullanıldığını ve daha sonra depo olarak kullanıldığını belirtiyor. 

Metsamor’un eski sakinleri hakkında yazılı bir dil olmadığından pek fazla bilgi bulunmamaktadır. Ancak araştırmacılar, bu müstahkem şehrin M.Ö. 8. yüzyılda Kral I. Argişti tarafından fethedildikten sonra Urartu İmparatorluğu’nun bir parçası olduğunu bilmektedir. Şehir, 100 hektarlık bir alanı kaplamaktaydı ve çevresinde yedi kutsal alanla çevrili tapınak kompleksleri bulunmaktaydı.

Metsamor’da daha önce gerçekleştirilen kazılar, sur duvarlarıyla çevrili bir yerleşim ve içinde 100 mezardan oluşan bir mezarlık ortaya çıkarmıştır. Mezarların çoğu yağmalanmış olsa da, bir mezarda altın takılar ve yaklaşık 100 boncuk bulunmuştur.

Bu yeni keşif, Ermenistan’ın tarihine ve antik dönemdeki ekmek pişirme süreçlerine dair önemli bilgiler sunmaktadır. Arkeologlar, bu fırının işlevi, depoladığı un miktarı ve Metsamor’daki yaşamın bir parçası olarak buğdayın önemini daha iyi anlamak için çalışmalarını sürdürecektir.

İlginizi Çekebilir: Antik Mezarda Bulunan 2.100 Yıllık Afrodit Madalyonu Heyecan Yarattı

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.