Suya Yazı Yazmayı Başardılar

Suya yazı yazmak, uzun bir süredir insanların özgürce ifade edebilecekleri bir ortam olmamıştı. Ancak Almanya’daki Johannes Gutenberg Üniversitesi Mainz (JGU), Darmstadt Teknik Üniversitesi ve Çin’deki Huazhong Bilim ve Teknoloji Üniversitesi’nden gelen bir ekip, suyun içine harf harf yazmanın önünü açacak devrim niteliğinde bir buluş gerçekleştirdi. Bu yenilikçi kalem, sıvıdaki iyonları manipüle ederek suyun içine yazı yazmayı mümkün kılıyor.

Suyun hattatların tercih etmediği bir yazı yüzeyi olmasının birkaç nedeni vardır. Sürekli olarak akıp giden ve dönen mürekkep, çizim yapmayı zorlaştırırken, suyun durgun yapısı yazmanın önündeki engellerden biri olmuştur. Ancak bu yeni teknoloji, suyun içinde istikrarlı bir şekilde iz bırakmayı mümkün kılarak sanatçılara tamamen yeni bir yaratıcı ortam sunuyor.

Bu yenilikçi kalem, özel bir şekilde muhafaza edilmiş düşük pH seviyeli bir bölge içinde bulunan 50 mikron seviyesinde küçük bir boncuğu kullanır. Bu bölge çizildiğinde, iz bırakan çizgilerin kalıcı olmasını sağlar. Yazıyı sabit tutmak için prototip, boncuğu suyun içinde gezdirmek için programlanabilir bir rocker cihazı kullanır.

JGU’dan fizikçi Thomas Palberg, bu teknolojiyi şu sözlerle açıklıyor: “Bir Euro madeni paradan büyük olmayan bir su odasında, 18 puntoluk ‘i’ karakterinin aşamalarında ve benzeri basit bir desen üretilebildi ve bu mikroskop altında incelendi. Ancak henüz sadece ön aşamadayız.”

Bu mikroskobik kalem ve suyun ters yönde hareket etmesi, yazının mümkün olduğu kadar uzun süre tutulmasını sağlar. Çizgiler, 15 dakikadan fazla süre boyunca görünür kalabilir ve farklı potansiyeller oluşturmak için ışık tabanlı teknikler kullanarak iyon değişimini başlatıp durdurabilirsiniz.

Araştırmacılar, fiziksel deneylerinin yanı sıra, bu teknolojinin temel yapısını anlamak için teorik modeller üzerinde çalışmışlardır.

Bu teknolojinin potansiyeli oldukça büyüktür ve farklı uygulamalara genişletilebilir. Örneğin, lazerlerle ısıtılan kalemler, suyun içinde kendi yapılarını oluşturabilme yeteneğine sahip olabilirler.

TU Darmstadt’tan fizikçi Benno Liebchen, “Bu, sudaki yapıların özet olarak paralel yazılmasına bile olanak sağlayabilir” diyor. “Dolayısıyla mekanizması, sıvılarda oldukça karmaşık dağınık modeller oluşturmak için de kullanılabilir.”

Bu teknoloji hala gelişme aşamasında olsa da, gelecekte sanat ve bilim alanlarında büyük potansiyele sahip olduğunu gösteriyor. Suyun içinde yazmak ve çizmek, insanların yaratıcılıklarını yeni ve heyecan verici yollarla ifade etmelerine olanak tanıyabilir. Araştırmacılar, bu teknolojiyi daha da ileri götürerek sıvıların mikro boyutta yazılması, çizilmesi ve şekillendirilmesi için çok yönlü bir yol gösterici olabileceğini belirtiyorlar.

İlgininzi Çekebilir: Duvarları Sanat Eserlerine Dönüştüren Robot